Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SEN HEP GÜL ÇOCUK

Bugün internette dolaşırken bu yazı ile karşılaştım ve sonuna geldiğimde hiç kıpırdamadan  sadece düşünüyordum, ne kadar zaman geçti hatırlamıyorum, kafam hala dalgın… Mutlaka  sizinle de paylaşmam gerektiğini düşünüyorum…. Bir Hüznün Hikayesi...    Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile  birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharın güzel kokusu ve kuş cıvıltıları doluştu. Penceresinden gözüken Kurtuluş Parkına bakarak yaşlı ciğerlerine sabahın ılık esintisi ile  doldurdu. Abdestini aldı, sabah namazını kıldı. Mutfağa yöneldi. Çayla birlikte bir iki lokma bir  şeyler atıştırdı.Oturma odasına yöneldi. Eski bir fiskos masasının yanındaki koltuğuna ilişti. Masanın üstü çerçeveler ile doluydu. Bir tanesine uzandı, camının üzerinde titreyen parmaklarını  dolaştırdı.Çerçevenin içindeki fotoğrafta İstiklal madalyalı kar

KARADUT'UN ACITAN HİKAYESİ

Üniversite birinci sınıftayken öğrenmiştim bu acıklı hikayeyi, Bedri Rahmi deyince hemen bu aşk hikayesi gelir aklıma…   Bedri rahmi evlidir ve çocukları vardır, bir gün Almanya’dan bir arkadaşından telefon gelir, resim sanat galerisi vardır, Bedri Rahmi’den gelmesini rica eder. Bedri Rahmi de kıramaz ve yola koyulur. Fakat uçağı rötar yaptığı için Almanya’ya geç iner… Bir sağa bakar, bir sola bakar arkadaşını göremez. Oysa karşılayacaktı arkadaşı Bedri Rahmi’yi. Bedri Rahmi çaresiz beklerken, ışıl ışıl gencecik iki çift göz belirir yanı başında…   ’Merhaba, ben Mari Gerekmezyan, Ali Bey’in asistanıyım… Kendisi geç kalacağınızı öğrenince size rehberlik etmem için  beni görevlendirdi. Galeriye birlikte gideceğiz…’’   İkisi birlikte galeriye giderler ve resimleri gezmeye başlarlar… Duvarsa asılı duran tüm tablolar numaralandırılmıştır… Mari Gerekmezyan; -Söyler misiniz hangi numaralı tabloları beğendiniz? Bedri Rahmi 5 tane değişik numara söyler ve kız gülme

CANAN TAN

  Sizleri bugün Canan Tan' ın müptelası olduğum bir kitabı ile tanıştıracağım. Yüreğim Seni Çok Sevdi Aslı ile Muratın İstanbul-Bursa-Amerika üçgeninde yaşadıkları  aşkın öyküsü.  Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği kadar gerçek... "Biliyorum, imkânsız aşk bu! Ama hükmedemiyorum kendime..."   demişti Murat. "Çünkü, Yüreğim Seni Çok Sevdi!.."  Ardından da dizelere dökmüştü sevdasını. "Yüreğim seni çok sevdi o yürek talan o yürek yangın yeri o yürek seni istiyor bir tek seni..."   İçerisinde Nazım Hikmetten birçok şiir bulacaksınız ve sizi esir alacak bu şiirler Nazım Hikmetin tüm şiirlerini okumaya itecek:)    Aslı İstanbul Teknik Üniversitesinde İşletme okuyan kendi halinde bir kızdır. Arkadaşları ile zaman geçirirken kendisi gibi İTÜ’de öğrenci olan Murat ile tanışır. Murat, Aslı’nın yakın arkadaşı olan Emre’nin arkadaşıdır ve varlıklı bir aileden gelmektedir. Bu yüzden Aslı ilk olarak onun zengin başı buyruk gençlerden biri